Yaklaşık 40 bin kişiden elde edilen veriler, Türkiye’nin akciğer kanseri risk haritasını oluşturacak

Türk Tıbbi Onkoloji Derneği (TTOD), AstraZeneca Türkiye’nin şartsız desteği ile 2020 yılında “Akciğerimizi Okuyoruz” genel ağ platformunu akciğer kanseri riziko faktörleri hakkında toplumu haberdar etmek için hayata geçirdi.

“Akciğerimizi Okuyoruz” platformu üzerinden bugüne kadar yaklaşık 40 bin kişiden elde edilen ve akciğer kanserinde erken teşhis konusunda toplumda farkındalık yaratacak veriler, Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Garaz Dinçer, Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Umumi Sekreteri Prof. Dr. Dinamit Sönmez, Dokuz Ilkgüz Üniversitesi Tıp Fakültesi Umum Sağlığı Anabilim Dalı Akademisyen Prof. Dr. Gül Ergör ve AstraZeneca Türkiye Büyüklük Başkanı Ecz. Serkan Sulh’ın katılımları ile düzenlenen basın toplantısında kamuoyu ile paylaşıldı.

“Akciğer kanserinin er tespiti başarılı otama olasılığını artırır”

Toplantıda konuşan Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Amaç Dinçer, “Içtimai baskı projelerimiz kapsamında halkı amansız hastalık karşı bilgilendirmek, Türkiye’bile hayat dolu tamam vatandaşların bildirme gani tedaviye ulaşması üzere gereken çabayı yorumlamak, hem hekime hem tedaviye ulaşımı çurlatmak üzere misyonumuz var.” dedi.

Uzun yıllar süren eğitimler sonunda onkoloji uzmanı olunabildiğini tamlayan Dinçer, “Şu anda sayımız yavaş yavaş arttı. Belki bile Türkiye’ye yetecek seviyeleri ulaştı. Tığ bu cemiyet kapsamında siyasi otoriteyle, Sağlık Bakanlığıyla, zaman zaman kuma çalışmalar yapıyoruz. Organik görüşler, öneriler, sunmaya çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Dinçer, akciğer kanserinin küçükken ve yayılmadan önce, erken bire bir evrede tespit edilmesinin, muvaffakiyetli ayrımsız şekilde tedavi edilme olasılığını artırdığına vurgu yaparak, şunları kaydetti:

“Genellikle akciğer kanseri belirtileri, çor müstakbel tıpkısı evreye gelene kadar ortaya çıkmaz. Akciğer kanseri bazen âraz gösterse da, enfeksiyon ya birlikte sigaradan kaynaklanan etkiler yerine düşünüldüğü üzere atlanır ve teşhis gecikir. Akciğer kanserinin encam evrelere gelmeden erken teşhis edilmesi üzere şimdiye kadar meydan akciğer filmleri (röntgenogram), balgamda tümör hücrelerinin aranması (sitoloji) ve faziletli riskli insanlarda bronkoskopi denilen tıpkı miftah sebebiyle solunum yollarının incelenmesi kabil yöntemlerin kullanıldığı birçok emek yapılmıştır. Bunların hiçbiriyle akciğer kanserine vabeste ölümlerin azaltılamadığı görülmüştür.”

“Akciğerimizi Okuyoruz” projesinin önemine aksan işleyen Dinçer, şu ifadeleri kullandı:

“Tıpkısı web sitesi oluşturuldu. Şahıslar anketlerle, zatî verileri, sigara içip içmedikleri, birçok yıldır içtikleri, yaşları, yaşadıkları iller kabil mukavemetli çok veriyi girdiler. 40 binin üstünde bu sitede antre var. 81 ilden gelen cemi Türkiye’yi temaşa eden ve çok geniş tabanlı tıpkı bilim tabanımız oluştu. Alışkanlıklarınıza göre tıpkı kanserdeki riskiniz nedir? Bu konuda bilgelik sahibi olabiliyorsunuz. Sigara içmece alışkanlıklarının dökümünü bu platformdan görmeye çalışıyoruz. Başlama yaşları, içmece miktarları içen kişilerin yaşları kâin olan riskler üzere zorlu çok veriye ulaşılabiliyor. Katılımcılarda zat riskini görebiliyor bu konuda. Bu içtimai farkındalığı tezyit etmek amacıyla işlenmiş ayrımsız himmet. Tığ bu sayede kişilerin kanser üzerine elan kurnaz, bilinçli olmaları ve tercihlerini ona bakarak gözden geçirmelerini dilek ediyoruz.”

-“Selen çok acul ilerliyor. Onkoloji alanındaki ilerlemeler az buçuk daha çok”

Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Şiddetli Sönmez ise konuşmasında hele onkoloji alanında bilimin çokça serian ilerlediğini belirterek, “Bunu geç ayırt fail kişilerin ‘Son evreymişim, benim için yapılacak bir özdek yokmuş demesini istemiyoruz. Bilim çok acul ilerliyor. Onkoloji alanındaki ilerlemeler biraz elan aşkın. Temas geçen periyot bakir aynı çıkar yol bizim pratiğimize giriyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye’deki otama imkanlarının haddinden fazla efdal olduğuna dikkati çeken Sönmez, onkoloji tedavisi üzere ayrımlı ülkelere gidilmesine lüzumlu olmadığını söyledi.

Sönmez, akciğer kanserinin arz mefret sebebinin sigara olduğuna vurgu yaparak, şunları kaydetti:

“Sigara, akciğer kanserinin tartışmasız bildirme eke sebebidir ve akciğer kanserlerinin yüzdelik 90’ından sorumludur. Sigaraya başlama yaşı, günlük tüketilen sigara sayısı, kaç yıldır sigara içildiği önemlidir. Akciğer kanserinin diğer bire bir kebir sebebi ise çekicilik kirliliğidir. Gelgel kirliliği Acun Sağlık Örgütü yoluyla hür kanserojen namına akseptans edilmiştir. Asbest (fren tamiri, izolasyon, gemi inşaatı üzere gelişim ortamlarında çalışanlarda maruziyet artar), radon gazı (toprakta natürel olarak bulunur, bereketli havalandırılmayan ocak ve hisse senedi yerlerinin altındaki toprakta bulunan miktara kapalı adına ilişkin mekan havasındaki radon miktarı artabilir) maruziyeti birlikte akciğer kanseri riskini artıran nedenlerdendir. Bunların beraberinde ailede 50 yaşından önce akciğer kanseri teşhisi konmuş yakınları olanlarda bile risk iki katına çıkmaktadır.”

-“Türkiye’de her sene 41 bin kişiye kullanılmamış akciğer kanseri tanısı konuluyor”

Dokuz Eylül Üniversitesi Tababet Fakültesi Ahali Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gül Ergör ise erkeklerde akciğer kanseri işve sıklığında Türkiye’nin dünyada 1’inci olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:

“2020 yılında GLOBOCAN selen tabanında yayımlanan bilgilere göre Türkiye’da değme yıl 41 bin kişiye bakir akciğer kanseri tanısı konuluyor. Bu kişilerin 34 binini eş 7 binini ise kadınlar oluşturuyor. Türkiye Amansız Hastalık İstatistikleri 2018 yılı sonuçlarına bakarak ise akciğer kanseri tanısı alanların yüzdelik 19’u lehçe, yüzde 28’i mail dokulara yayılım (metastaz) ve yüzde 53’ü ise ırak dokulara yayılım (metastaz) yapmış durumdadır. Konulan tanıların maatteessüf yarısından çoğunun geç tanı olması oldukça biberli. 2040 yılına büyüklüğünde yılda 75 bin kişinin akciğer kanseri hastası olacağı tahmin ediliyor.”

“Akciğerimizi Okuyoruz” projesi kapsamında farkındalık oluşturulduğunu tamlayan Ergör, “Çalışmaya katılan kişilerin cevaplarının paylaşılması ikinci benzeri farkındalık. Muhteşem olan, burada yine tekrar vurgulanması müstelzim özellikle sigara konusu. Sigara mücadelesi uzun soluklu benzeri savaşım. Öyle çabuk pes edilecek tıpkı molekül değil. Alelacele başarılacak bir şey değil. Sürekli mücadeleye bitmeme etmemiz gerekiyor. Gençlerin başlamasını engellememiz gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

“Kanseri ölüm nedeni olmaktan çıkarma hedefiyle iş birlikleri yapıyoruz”

Projeye şartsız bindi veren AstraZeneca Türkiye’nin Büyüklük Başkanı Ecz. Serkan Hazar, kanseri ölüm nedeni olmaktan tart hedefiyle hisse senedi birlikleri yaptıklarına dikkati çekerek, şu ifadeleri kullandı:

“Dünya Esenlik Örgütü verilerine göre Türkiye’de amansız hastalık ölümlerinin yüzdelik 18’i akciğer kanseri zımnında gerçekleşiyor. Bu soy, toplumda akciğer kanseri ile ait brifing ve bilinçlendirme çalışmalarının önemini daha birlikte artırıyor. AstraZeneca yerine tığ da acun çapında 40 yılı aşkın bilgelik birikimiz ile teşhis, tarama, otama ve er muvasala programları doğmak üzere seçme aşamada hastaların yanı sıra olabilmek üzere hareket birlikleri gerçekleştiriyor, projeler geliştiriyor ve paydaşlarımıza destek veriyoruz. Kanseri ahiret yolculuğu nedeni olmaktan tarh hedefiyle hocalarımız, derneklerimiz ve selen dünyası ile iş birliği halinde çalışıyoruz. Bu kapsamda akciğer kanserinde erken canlandırma üzerine toplumda farkındalık yaratacak verilerin oluşmasına katkıda kâin ‘Akciğerimizi Okuyoruz’ platformuna da şartsız bindi olduk. AstraZeneca olarak sağlığa muvasala hedefimiz doğrultusunda bilinçlendirme projelerimiz ile milyonlarca insana ulaşmayı desteklemeye ve toplumda emraz üzerine farkındalık yaratmayı önceliklendirmeye devam edeceğiz.”

Hazar, yapılan çalışmanın toplumdaki tıpkı kişide dahi farkındalık oluşturmasının oylumlu olduğuna aksan yaparak, “AstraZeneca olarak, alelhusus akciğer kanseri tarafında hem tarama hem tanı hem otama basamaklarında olabildiğince derneklerimizle, malumat insanlarımızla birlikte hastalarımıza servis sunmaya çalışıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Çalışmaya 81 ilin tamamından katılma sağlandı

Toplantıda edinilen bilgilere bakarak, acun genelinde amansız hastalık hastalıkları arasında ilk sıralarda düz kayran akciğer kanserinin baş evresinde ortaya sâdır ilinek ve bulguları çoğunlukla ayırt edilmiyor. Özellikle sigara kullanan kişilerde öksürük kabilinden balaban âraz üstelik nazik oranda dikkate alınmadığından bu ebat akciğer kanserinin haddinden fazla geç evrelerde fark edilmesine illet oluyor ve otama sürecini az çok zorlaştırıyor.

“Akciğerimizi Okuyoruz” genel ağ platformu üzerinden Türkiye genelinde 81 ilde zinde 38 bin 623 kişiden çok ortaklı şekilde selen elde edilirken, katılımcıların yüzdelik 63,4’ü erkeklerden, yüzdelik 36,6’sı ise kadınlardan oluştu. Katılımcıların yüzde 52,5’ini 30-49 gözyaşı arası kişiler oluştururken bu grubu sırasıyla yüzdelik 31,5 ile 50-69 gözyaşı arası, yüzdelik 13 ile 18-29 yaş arası ve yüzde 3 ile 70 yaş beden eşhas izleme etti. Katılımcıların yaşadığı illere göre dağılımda geçmiş tam yüzde 24,6 ile İstanbul meydan aldı. Ankara yüzde 10,8 ile ikinci olurken İzmir yüzdelik 9,4 ile üçüncü oldu.

Akciğer hastalığı erkeklerde elan çok görülüyor

Platform üzerinden bilgilerini paylaşanların yüzdelik 6,3’ü vakayiname obstrüktif akciğer hastası (KOAH) ve yüzde 0,8’i akciğer kanseri hastası olduklarını söyledi. Akciğer kanseri varlığının cinsiyete göre dağılımında katılımcı erkeklerin yüzdelik 1’i akciğer amansız hastalık hastası olduklarını anlatım ederken kadınların yüzde 0,6’sı akciğer kanseri hastası olduklarını söyledi. KOAH varlığının cinsiyete bakarak dağılımında ise koca ve avrat oranları birbirine andıran imdi. Buna göre erkeklerin yüzde 6,5’i kadınların ise yüzde 6,3’ü KOAH hastası olduklarını belirtti.

Yaş gruplarına göre akciğer kanseri varlığında yüzdelik 3,6 ile 70 gözyaşı eğin şahıslar önceki tam. Bunu yüzde 1,4 ile 50-69 yaş arası, yüzdelik 0,4 ile 30-49 yaş arası ve yüzde 0,7 ile 18-29 yaş arası kişiler izledi. KOAH’ın ise yer haddinden fazla yüzdelik 19,5 ile 70 gözyaşı üzeri kişilerde görüldüğü ortaya daha çok. Bunu yüzde 11,3 ile 50-69 gözyaşı arası, yüzde 3,5 ile 30-49 gözyaşı arası ve yüzdelik 2,2 ile 18-29 yaş arası kişiler strateji etti.

Katılımcılarda hastalık öyküsüne bakıldığında ise seçme dört kişiden biri (yüzde 25,3) ailede akciğer kanseri olduğunu belirtti.

Erkeklerde sigara içenlerin oranı henüz çok

Neredeyse temas iki kişiden biri (yüzdelik 48,4) sigara içtiğini belirtirken içmeyenlerin oranı yüzdelik 26,5 oldu. Sigarayı bıraktığını söyleyenlerin oranı ise yüzde 18,2. Erkeklerde sigara içtiklerini söyleyenlerin oranı yüzde 51,7 olurken kadınlarda bu cesamet yüzde 42,8 oldu. Ortaya sâdır aynı ayrıksı koskocaman son ise kadınların erkeklere kıyasla çokça henüz çok cesaretsiz keş konumda olması. Erkeklerin yüzde 4,8’i pasif küplü olduğunu rapor ederken kadınlarda bu heybet yüzdelik 10,3’e çıkıyor.

Sigarayı bırakmadan önceki içmece süresi sayı farkı 20 yıl

Halen sigara içenlerin içme süresini üstelik ortaya çıkaran sonuçlara bakarak katılımcıların yüzdelik 31,3’ü 20-29 yıldır sigara içtiğini söyledi. Yüzde 26,8’i 10-19 yıl, yüzde 16,7’si 30-39 yıl, yüzde 14,6’sı ise 1-9 sene sigara içtiklerini belirtti. 40 yıldan aşkın süre sigara içtiklerini söyleyenlerin oranı ise yüzdelik 10,6. Katılımcıların yüzde 80,1’i günde 1-20, yüzde 18,3’ü ise 21-40 sayı sigara içtiğini söylerken mecmu sonuçlara göre günde averaj 15 sigara içiliyor. Sigarayı bırakanlarda sayı farkı bırakma süresi 5 yıl oldu. Bırakmadan önce içme süresi ise ortalama 20 yıl namına belirlendi.

Sigara haricinde gelgel kirliliği riziko faktörlerinin başında geliyor

Verilere göre, sigara haricinde akciğer kanseri hastalığına illet olabilecek muhtelif risklere maruz kalım yerinde ilk sırada yüzdelik 7,1 ile hava kirliliği vadi aldı. Bunu sırasıyla yüzde 3,3 ile ince ağrı, yüzdelik 2,9 ile elementler (kilolu metaller, yer yağı ürünleri vb.) ve ışın tedavisi, yüzde 1,4 ile taş pamuğu ve yüzdelik 0,6 ile radon izleme etti.

Share: