Engin Özkoç: “Mahcubuz’ Cümlesi ile Bu Olayı Hafifletmek İstiyorsa İçişleri Bakanı Benzeri Alçaktır. Derhal Görevden Alınmalıdır”

CHP Grup Başkanvekili Açık Deniz Özkoç, İstanbul İstiklal Caddesi’nde 6 yurttaşın yaşamını yitirdiği bombalı terör saldırısı sonrasında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Milletimize mahcubuz” açıklamasına tepki gösterdi. Özkoç, “Senin İçişleri Bakanın diyor ki, ‘Benim ülkemde yıldırı örgütleri, ayrıksı ülkenin istihbarat ajanları fink atıyor.’ Dünyanın neresinde bunu belirten bir İçişleri Bakanı var? Dünyanın neresinde bunu söylerse yaptırımı olmayan tıpkı ülke var? 6 canımız gitmiş, İçişleri Bakanı balkon diyor kim ‘Mahcubuz.’ İçişleri Bakanı, yıldırı örgütünün hakeza aynı saldırısından bilahare milletimize ‘mahcubuz’ hepsi ile bu olayı azaltmak istiyorsa İçişleri Bakanı bir alçaktır. Derhal görevden alınmalıdır, banko görevden alınmalıdır, kesinlikle görevden uzaklaştırılmalıdır” dedi. Özkoç, “Aldıkları tedbiri söylüyorum size, Taksim’deki saksıları toplattılar, ağaçları söktüler, bankları kaldırttılar. Terörle savaşım bu mudur? Türkiye Cumhuriyeti’nin İçişleri Bakanlığı’nın aldığı tedbir bu mudur? Bu kadar basit midir? Bombayı yıldırıcı kadına teyit fail, organizasyonu fail kaknem ölümlü nerede? Onunla beraber gelen, küsurat, bombayı ona konfirmasyon fail, ondan sonra ortadan kaybolan eş nerede?” diye sordu.

CHP Takım Başkanvekili Açık Deniz Özkoç, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendirdi.

Özkoç, İstanbul’daki terör saldırısını hatırlatırken Bakan Soylu’yu, “Terörle savaş MİT’in dışında, istihbaratın olmadığı aynı mücadele kabil mi? Devletin başının bilgisi olmadığı iradesinin olmadığı bir uğraş olanaklı mi? Bana bakarak olanaksız. Akılla düşündüğüm ant olanaksız. Kardeşlerimizi kaybettiğimiz, ciğerimizin yakan terörle mücadele gösteri alanı değil ki. Süleyman Aristokrat’nun gösteri alanı değil kim. Süleyman Aristokrat’nun beceriksizliğinin bedelini ya de oynanan oyunlardaki aldığı rolün bedelini Türkiye Cumhuriyeti’nde canlı tertemiz insanlar kanıyla vermek zorunda mıdır? Buna devam etmek zorunda mıdır?” sözleriyle eleştirdi.

Açık Deniz Özkoç’un konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:

“GÖZ YUMAN KİŞİNİN HAIN RECEP TAYYİP ERDOĞAN’DIR: Haddinden Fazla elem bir fenomen yaşadık. Taksim’birlikte bir bomba patladı. 6 vatandaşımız maalesef hayatını kaybetti. Geçkin da ifade ettiğim üzere, hakeza tıpkısı acıyı yaşamak; temas hanede kendi evladıymış kabil bu acıyı içinde yararlanmak, Türkiye Cumhuriyeti’nde dallı güllü temas yurttaşın içselleştirdiği bir şeydir. Herkesin canı yandı, herkesin içinden tıpkı kıvılcım koptu. Türkiye Cumhuriyeti, büyük, ateş parçası tıpkısı devlet. Hakeza büyük ve dinç tıpkı devletin maalesef apışık; hangi yaptığı, ne söylediği belli olmayan, zat bakanlığını yönetemeyen ayrımsız icra vekili vasıtasıyla, İçişleri Bakanlığı dalavere ediliyor. Birisi buna ayn yumuyor. Ayn yuman kişinin adı Recep Tayyip Erdoğan’dır. Bütün bu işlerin sorumlusu ve tetikçisi Süleyman Soylu’dur.

İÇİŞLERİ BAKANI, ‘BİZİM SINIRLARIMIZ İÇİNDE TERÖR ÖRGÜTLERİ FİNK ATIYOR’ DİYOR: Bu elimdeki belge, Emniyet’in internet sayfasından indirdiğim aynı belgedir. İçişleri Bakanı Süleyman Aristokrat’nun dahi aynı videoteyp görüntüsü vardır. Bu danışma ile ilişik. Bu konuşmada İçişleri Bakanı, bu yıldırı saldırısından bilahare pekâlâ bire bir tabir kullanmış: ‘Kimsenin etrafında Nusaybin’inin, Kızıltepe’nin, Kamışlı’nın olduğu gibi bir nice terör örgütünün fink attığı ve bir nice ülkenin duyum ağlarının fink attığı benzeri yer yoktur.’ Ego size soruyorum, Nusaybin ve Kızıltepe hangi ülkeye ilgilendiren? Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin sınırları zarfında… Bunu belirten ki? Türkiye Cumhuriyeti’nin İçişleri Bakanı. Ne diyor burada, diyor ki bizim sınırlarımız ortamında terör örgütleri fink atıyor, istihbarat örgütleri fink atıyor diyor. İşte doküman. İsteyen eş videosunu birlikte indirip gösterebilir. Türkiye Cumhuriyeti’nin İçişleri Bakanlığı’nın başındaki bu adamdır.

İÇİŞLERİ BAKANI’NA BUNLARI SÖYLETEN VE HENÜZ BILAHARE BIDEN’İN ELİNİ SIKIP TAZİYEYİ KABUL FAIL ERDOĞAN’DIR: Olayı birlikte inceleyelim. Süleyman Aristokrat, antrparantez dedi kim ‘Bu terör örgütünün arkasında BENDE vardır’ dedi. ‘Taziyesini da kesinlikle akseptans etmiyoruz’ dedi. evet bunu sana Recep Tayyip Erdoğan söyletmediyse özlük başına söylediysen bunu; bunun gereğini Recep Tayyip Erdoğan’ın yapması gerekiyor. Ama ego inanıyorum kim bunu İçişleri Bakanı’na söyleten ve daha sonradan de Biden’in elini sıkıp taziyeyi kabul fail Recep Tayyip Erdoğan’dır. Bunu bu noktaya getiren Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan zattır. Ama bunlar benzeri şeyi planlarken ve yaparken acemicesine, ellerine, yüzlerine bulaştırarak yapıyorlar.

AKLIYLA CEREYAN EDEN BİRİSİNİN BUNLARI KULLANIYOR OLMASI TÜRLÜ DEĞİL: Arkasından diyor kim, ‘Mesajı aldık, karşılığını vereceğiz.’ yavaş yavaş gidelim. İçişleri Bakanı, yıldırı örgütünün mesajını aldık der mi? Size soruyorum. İçişleri Bakanı, yıldırı örgütünün yaptığı benzeri eylemden sonraları, 6 kardeşimiz hayatını kaybettikten bilahare yıldırı örgütü bize atfetmek istediği mesajı biz aldık diyor, İçişleri Bakanı. Bu siftinlik aklıyla cereyan etmiyorsa bambaşka ayrımsız şeyle cereyan ediyor. Çünkü aklıyla akim eden tıpkı insanın bunları kullanıyor olması olabilir değil.

ERDOĞAN’IN BU MİLLETE BUNUN HESABINI VERMESİ GEREKİYOR: Bir dolaşma sonra, MİT, CIA ve Zalim duyum şefleri Ankara’birlikte ağırlandı. Tıpkı aktarılma sonraları. KUL’nin yaptığı, CIA’nın ortamında olmadığı benzeri yıldırı saldırısı cins başmuallim? Yani hem diyorsun ki ben onların taziyesini kabul etmiyorum hem birlikte oturuyorsun CIA ile derinti yapıyorsun. Bir dönem sonraları birlikte Tayyip Erdoğan, güya Süleyman Aristokrat böyle tıpkısı şeyi söylememiş kabil, gitti Biden’in elini sıktı, taziyesini akseptans etti. Demin bir posta henüz soruyorum, Türkiye Cumhuriyeti’nde dinamik hep yurttaşlarımızın dikkatini buraya temizlemek istiyorum: Dünyanın tek ülkesinde tıpkı İçişleri Bakanı, burada yapılan terör örgütünün yaptığı saldırının arkasında şu devlet vardır dedikten bilahare o ülkenin başkanı gidip onunla ahali sıkışmaz. Hakeza tıpkısı husus bulunmayan. Burada bu emri Recep Tayyip Erdoğan, Aristokrat’evet vermemişse bunun apayrı tıpkı açıklaması bulunmayan. Recep Tayyip Erdoğan bunu düşünülerek yaptırıyorsa, o zaman Recep Tayyip Erdoğan’ın bu millete bunun hesabını vermesi gerekiyor.

TERÖRLE SAVAŞ SOYLU’NU DEMO ALANI DEĞİL: Terörle savaş… MİT’in dışında, istihbaratın olmadığı aynı uğraş türlü mi? Devletin başının bilgisi olmadığı iradesinin olmadığı tıpkısı uğraş benzer mi? Bana bakarak olamaz. Akılla düşündüğün ant olamaz. Kardeşlerimizi kaybettiğimiz, ciğerimizin yakıcı terörle mücadele gösteri alanı değil ki. Süleyman Aristokrat’nun tezahürat alanı değil ki. Süleyman Soylu’nun beceriksizliğinin bedelini evet da oynanan oyunlardaki aldığı rolün bedelini Türkiye Cumhuriyeti’nde hareketli bigünah insanlar kanıyla bitmek zorunda mıdır? Buna beklemek zorunda mıdır?

CUMHURBAŞKANLIĞI KOLTUĞUNDA OTURUYORSAN GEREĞİNİ YAP: Topyekün hem iktidarın kişi içre hem de muhalefetin temas kesiminin, hepimizin birlikte olduğu eş tıpkısı mücadelenin sürdürülmesi gerekirken, bu insanlarla ayrımsız uzlaşma süresince gönülden olmadıkları üzere, kafalarının arkasında apayrı aynı madde olduğu için bunu aklık tıpkısı şekilde yürütmedikleri amacıyla, acemi, art oruçlu oldukları üzere ateş oldukları için… Bunu kuma düzleminde alay malay yürütemiyoruz. Soylu, biricik başına faili bulduysa yani bu üstelik Amerika ise TBMM burada. AKP iktidarı MEMLUK ile ait delilleri sınırlanmış oturumda TBMM’ye getirir konuşur. Buradan Recep Tayyip Erdoğan’a sesleniyorum, elini sıktığın Biden’in söylediği mi makul, onunla mı samimisin; yoksa kaime verdiğin Soylu’ya mı söylettin, kaime vermediğin Soylu, sana rağmen mi bunu söyledi? Eğer sana karşın bunu söylediyse kardeşim, bir ülkenin Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturuyorsun, gereğini yap.

‘MAHCUBUZ’ CÜMLESİ İLE BU OLAYI HAFİFLETMEK İSTİYORSA İÇİŞLERİ BAKANI ALÇAKTIR: Senin İçişleri Bakanı’nın diyor ki ‘Benim ülkemde yıldırı örgütleri, apayrı ülkenin istihbarat ajanları fink atıyor.’ Dünyanın neresinde bunu belirten aynı İçişleri Bakanı var? Dünyanın neresinde bunu söylerse yaptırımı olmayan aynı mutluluk var? İstanbul’un göbeğinde milletimize bir atak olayı oluyor, 6 canımız gitmiş, İçişleri Bakanı derkenar diyor kim ‘Mahcubuz’ diyor. İçişleri Bakanı, terör örgütünün hakeza tıpkı saldırısından sonra milletimize ‘mahcubuz’ hepsi ile bu olayı kesmek istiyorsa İçişleri Bakanı bire bir alçaktır. Bir alçaktır. Şayet ‘Türkiye Cumhuriyeti sınırları ortamında terör örgütleri fink atıyor’ diyorsa, ‘Eksantrik ülkelerin ihsas ajanları fink atıyor’ diyorsa; o fink atan terör örgütleri bin 200 kilometre gelip İstanbul’un göbeğinde bile fink atarak bomba koyuyor, 6 canımız gidiyor, İçişleri Bakanı Soylu, gelip üstelik milletin karşısında ‘Mahcubuz’ diyorsa o İçişleri Bakanı alçaktır. Derhal görevden alınmalıdır, banko görevden alınmalıdır, kesinlikle görevden uzaklaştırılmalıdır. Eğer bunu Recep Tayyip Erdoğan yapmıyorsa o İçişleri Bakanı’nın Recep Tayyip Erdoğan ile bildiği ilgilendiren şeyler vardır, onu zılgıt ediyordur. ya üstelik bu yaptıklarının tamamını Recep Tayyip Erdoğan, ona yaptırıyordur, o yüzden ikisi bu süreci gelişigüzel yönetiyorlardır. Bu büyüklüğünde engelsiz ve net.

ONUN İÇİN KILIÇDAROĞLU ‘SINIR NAMUSTUR’ DİYOR: Sen demedin mi ‘Ayakkabı numaralarına kadar biliyoruz, kuş uçurtmuyoruz, 120’den bir iki terörist kaldı.’ Şimdi sen diyorsun kim ‘Türkiye topraklarında yıldırı örgütü fink atıyor.’ ‘Uluslararası ajanlar fink atıyor’ diyorsun. Bunu ego söylemiyorum, bunu sen söylüyorsun. Taksim’in merkezine bomba koyan avrat terörist, düzenlilik unsurlarının sunu sakil olduğu yerlerden biri olan Afrin’den 4 ay önceki yola çıkma. Türkiye’ye sınırdan kaçak namına geçmiş. Elhak çizi kevgir. Onun için Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Sınır namustur’ diyor. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti’nin tıpkısı vatandaşının canı, bizim namusumuzdur. Onun üzere Kılıçdaroğlu bunu söylüyor.

TERÖRLE SAVAŞ SAKSI SAKLAMAK DEĞİL: İstanbul’a ulaşıyor bu terörist, ocak kiralıyor, yapı atölyesinde işe giriyor. Yapı atölyesinde yaptığı ayrımsız gelişim bile bulunmayan. ve elinde bomba Taksim’e geliyor. Giydiği don, herkesin dikkatini çekecek derecede ilginç bire bir giyecek. Kamuflajlı ayrımsız pantolon, ayağında postal var. Geliyor, o bombayı ayrımsız saksının dibinde 45 zaman oturarak orada bekliyor. Bacanak, parçalanmamış da İçişleri Bakanı’nın dediği kabilinden yıldırı örgütüne mensup sevimli İstanbul’un göbeğinde fink atıyor. Bombayı ser dibine bırakıyor ve gidiyor. 6 canımız gidiyor. 6 insanımız ölüyor. İçişleri Bakanı, bu saldırıdan sonra ‘mahcubuz’ diyor. Aldıkları tedbiri söylüyorum size, Taksim’deki saksıları toplattılar, ağaçları söktüler, bankları kaldırdıttılar. Terörle savaş bu mudur? Türkiye Cumhuriyeti’nin İçişleri Bakanlığı’nın aldığı hazırlık bu mudur? Bu büyüklüğünde basit midir? Bombayı terörist kadına teslim fail, organizasyonu eden nahoş adam nerede? Onunla beraber mevrut, mütezayit, bombayı ona teslim eden, ondan sonra ortadan kaybolan adam nerede? Çünkü o da fink atıyor. Terörle savaş mir uzaklaştirmak değildir. Terörle savaş istihbarattır, ciddiyettir. Terörle savaşım bire bir ülkenin zarfında yıldırı örgütlerine fink attırmamaktır. Eksantrik ülkelerin ajanlarına fink attırmamaktır. Şayet tahril güvenliği yoksa tıpkı ülkede, eğer sınırda asayiş değil da terör kol geziyorsa Aristokrat’nun Taksim’dahi yaptığı izah üzere kimsenin coğrafyasında Lif Rıfat, Kobani, Mümbiç bulunmayan, kimsenin coğrafyasında kengire dönmüş sınırlarından ülkeye giren 5 milyon mülteci yok.

SOYLU’NUN ŞIMARIK, MAÇO ŞOVLARINA BU MUTLULUK ILLET KATLANIYOR?: Aynı Aristokrat’nun, şımarık ve maço şovlarına bu devlet neden katlanıyor? Bu mutluluk Recep Tayyip Erdoğan’ın Aristokrat’ya yaptırttığı işlerden periferi ona dürülmek durumunda kalıyorsa bu ülkede artık canları, bu insanlar ortalık yanacaktır ve bunun sorumlusu daha çok benzeri yegâne can da gitse Recep Tayyip Erdoğan’dır. Bu İçişleri Bakanı’nı orada tuttuğu müddetçe. Nedeni haddinden fazla kemiksiz. Dünyanın neresinde olursa olsun benzeri İçişleri Bakanı, ‘benim ülkemde yıldırı örgütleri fink atıyor, benim ülkemde istihbarat ajanları fink atıyor’ diyorsa, ‘Benim ülkemde 6 can gitti, bundan hava mahcubiyet duyuyorum’ diyorsa ve bununla bunu basite indirgeyerek kendisini temize çıkartmak istiyorsa o antlaşma bu ülkenin çivisi huruç demektir.

ZAVALLIDIR, ZAVALLI BİR EŞ OLDUĞUNU TEKRAREN İSPATLAMIŞTIR: İçişleri Bakanı Aristokrat, CHP Grup Başkanvekili olarak söylüyorum, beceriksiz, terörle savaş ika bilgisinden mahrum, zavallı tıpkısı adamdır. Beli Bükük aynı âdem olduğunu defaatle ispatlamıştır. Hakeza aynı terör olayından sonra televizyonların karşısına çıkıp birlikte ‘mahcubuz’ diyen ne yapabilirim kim benim ülkemde yıldırı örgütleri branş geziyor, ne yapabilirim ki benim ülkede yabancı ajanlar kol geziyor diyen aynı İçişleri Bakanı’nı orada oturtan bire bir Cumhur Reisi asla gani niyetli biri değildir.”

“ÜLKEYİ BUNLAR YÖNETİYOR”

Türe Bakanı Bekir Bozdağ’ın, bir zamanlar FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’e yaptığı övgüler üzere “Keşke söylemeseydim” sözlerinin anımsatılması konusunda Özkoç; şunları söyledi:

“Ülkeyi bunlar yönetiyor. Biri Türe Bakanı, biri İçişleri Bakanı. Bari söylemeseydim demiş. Bari söylemeseydim dediği kişi zaman yıldırı örgütünün lideri olan kişidir. Terör örgütüne dizdiği övgülerden kontekst diyor. Bir övgüleri İçişleri Bakanı Süleyman Aristokrat de yapmıştır. Aynı övgüleri Recep Tayyip Erdoğan defaatle yapmıştır. Recep Tayyip Erdoğan’ın isteği ve bilgisi olmadan tek terör örgütünün başını ve üyelerini onlardan hiçbir tanesi övemez. Şimdi onların 17-25 Ara’ları dedikleri milat 17-25 Açıklık’ta Fetullahçı Terör Örgütü’nün bilgisi dahilinde yaptıkları hırsızlıkların yayma oldukları tarihtir. Bizim üzere hakeza ayrımsız milat yoktur. Bizim için 17-25 Açıklık, hırsızlıklarının ortaya çıktığı milat tarihidir. Yoksa terör örgütü zar ettik diye ayrımsız husus yok. O yıldırı örgütünün hangi olduğunu düşünülerek Recep Tayyip Erdoğan, ‘Onlar ne istediyse yaptık’ diyen siyasi liderdir. O yüzden Türkiye Cumhuriyeti’nin müdür eşhas bu kişiler, bu bakanlardır. Bu sarayın bakanları ve onların başındaki zattırb”

“CUMHURBAŞKANI ADAYLIĞINI BELİRLEYECEK DÜZ MİLLET MASASI’DIR”

Altılı Ganyan Masa’nın Cumhurbaşkanlığı adayına ait sorulan soruya Özkoç, “Reisicumhur adaylığını belirleyecek vadi Ulus Masası’dır. Altı genel başkanın olduğu Budun Masası’dır. Adayı kuşkusuz açıklayacaklarını Budun Masası açıklamıştır. Adayın ne özelliklere ehil olacaklarını açıklamıştır. Kavim Masası’nın iradesi ile bu çürümüş Cumhurbaşkanlığı sistemini bürümek üzere gelişigüzel kararlı bire bir şekilde giden, genel başkanların kararlı tutumunu zafiyete uğratacak tek anlatım akilane bire bir tabir değildir. Bilcümle genel başkanlarımızın kararlı ve stabil tutumunu güçlendirecek, arkasında duracak bir vakfe sergilemeliyiz. Biz bunu böyle yapmakta milletvekillerimiz, öğür meclisimiz, MYK’mız bunu hakeza tabir etmekte kararlıyız” dedi.

Share: