Reisicumhur Recep Tayyip Erdoğan, “Göstergeç oturumlarından başörtüsüne ‘bez parçası’ diyen Bay Eksiksizlik, deminden terbiyesizce yüzlü yüzlü ‘Ego çözeceğim’ diyor. Hakeza benzeri iş yok ki daha çok. Başörtülü kızlarımız yetişek öğretime gidiyor, valimiz var, silahlı kuvvetlerde bundan sonra askerimiz var, hakim ve savcı var. Ulan Mösyö Eksiksizlik.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sezai Karakoç Hars ve Kurultay Merkezi’nde düzenlenen İlk Oyum Erdoğan’a, İlk Oyum AK Parti’ye Programı’nda, gençlerin sorularını yanıtladı, açıklamalarda bulundu.

2023’te yapılacak seçimleri anımsatan Erdoğan, “Gençlerimizle beraber şu 7 ay içerisinde haddinden fazla çalışacağız. Sandıkları birlikte haziran ayında bu arada patlatacağız. Dünya Türkiye’nin ayağa kalkışını bekliyor. Bugün Diyarbakır Mekân Yolu’nun açılışını yaptık. Bugüne büyüklüğünde buralarda bunların tıpkı adımı var mıydı? Bulunmayan. Şu anda rahmetli üstat Sezai Karakoç’un adının verildiği bu firez merkezinde beraberiz. Firez bizim işimiz, altyapı bizim işimiz.” diyerek konuştu.

Bir gencin, “İlk oyunuzu kullandığınız seçimi hatırlıyor musunuz? Zahir hissetmiştiniz? O dönme sizin fikir eğiliminizi belirleyen etmenler nelerdi?” sorusuna Erdoğan, “İlk oyu rahmetli Erbakan Hocamıza vermiştim. Onlar ne diyordu, ‘Parlamentoyu çoluk çocuğa mı bırakacaksınız?’ Tığ çoluk çocuğa bırakmadık. Tığ Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaştasın anlayışıyla gençlerimize bıraktık.” yanıtını verdi.

“Kanuncu adına tıpkısı ağırlık bulunmayan ama anayasal kendisine mübayenet yapalım”

Darülfünun öğrencisi Merve Karakayalı’nın başörtüsü meselesinin çözümü sürecinde unutamadığı bire bir anısını olup olmadığını sorması üzerine Erdoğan, şunları söyledi:

“Kızlarım imam hatip okulunda başörtülü kendisine okula sokulmuyordu. Hakeza ayrımsız çağ yaşadılar. Ben mecburen tıpkı kızım için benim mortocu hatipten arkadaşım olan ve bir mortocu hatipte başmuallim olan arkadaşımla görüştüm. ‘Kızım başörtülü derslere giremiyor’ dedim. ‘Başkan ne düşünüyorsun, bayrak direği bana’ dedi. Kızımı tıpkı kız arkadaşıyla o imam hatibe gönderdim. Kızım orada mortocu hatibi bitirdi. Bu ülkede hangi çileler çekildi. Yeğenlerim giremiyordu, anneleri gidip önder hatibin kapısında kızlarının girişini bekliyordu. Üniversitelerde başörtülü kızlarımızın başlarından başörtüsünü polis güçleri kardeşlerimiz ahzetmek zorunda kalıyordu. Genel başbuğ yardımcısı olan avrat o ahit İstanbul Üniversitesinin kandırma odalarının başında bulunuyordu. O ant göstergeç oturumlarından başörtüsüne ‘bez parçası’ diyen Mösyö Eksiksizlik, demin edepsizce yüzlü yüzlü ‘Ego çözeceğim’ diyor. Hakeza bire bir sıkıntı bulunmayan ki çıktı. Başörtülü kızlarımız eğitim bilimi öğretime gidiyor, valimiz var, silahlı kuvvetlerde bundan sonra askerimiz var, bilge ve savcı var. Lan Bay Kemal. Tığ demincek diyoruz kim; başımıza benzeri henüz bu dertler gelmesin, onun amacıyla hazırlığımızı yapıp Anayasa değişikliği yapalım ve yola böyle bitmeme edelim. Filhakika kanuni yerine bire bir güçlük yok amma anayasal kendisine üstelik böyle benzeri değişikliği yaparsak bunların yapacak bir şeyi kalmaz.”

“Türkü okuyanların cezaevine girmediği aynı Türkiye’nin özlemini yaşıyorum demişti”

Erdoğan, başka ayrımsız gencin, Ahmet Kayaç ile olan samimiyetini anımsatıp, onunla olan bire bir anısını paylaşmasını istemesi üstüne, şunları anlattı:

“Belediye başkanlığım döneminde Sayın Kayaç ile bizim ilişkimiz baya ileriydi. Ayrıca gâh programlarıma özellikle rahmetli Ahmet Kayaç’yı çağırma ederdim. Söz Gelişi bunlardan biri Ali Sami Yen Stadı’nda yapılan programdı. O programa da katılmıştı. Hepsinden mavera, ego cezaevine gireceğim günün arifesinde iri ayrımsız izlence düzenlenmişti. 1 milyona mümasil âdem o tün oradaydı. O gecenin balaban sanatçılarından bire bir tanesi Ahmet Kayaç idi. Tabii Ahmet Bey’in orada haddinden fazla yetişkin gâh ifadeleri vardı. ‘Koşma okuyanların cezaevine girmediği bir Türkiye’nin özlemini yaşıyorum’ demişti. Başlangıçta Ahmet Kayaç’ya methiyeler düzenlerin ayrımsız törende nasıl terbiyesizlikler yaptıklarını, nasıl debbağ çanak gedmek aracılığıyla Ahmet Kaya’nın adeta üzerine saldırdığını gördüğümüzde bunların şüphesiz haddinden fazla yüzlü olduklarını hatırlıyorum. Yedikule’deki o enformasyon unutulur kabilinden değil. Başbakanlığım döneminde Sayın Kayaç’yı ülkemize getirmeyi istem ettim. Ailesine bu konuda daveti yaptım. O zaman karı buna ısıdam bakmadı. Bölgenin koskocaman tıpkı temsilcisi olarak, duyguların onun sesinde, sazında düzlük edindiği tıpkısı sanatçı kendisine, benzeri devirdi geldi geçti. Onun amacıyla yeniden ailesine başsağlığı, namına yağmur diliyorum.”

“Ben gençlere kaynak ediyorum, Nuri Pakdil’i gerçeklenmiş okuyun”

Benzeri dinç kız Diyarbakır’birlikte düzenlenen Sur Firez Yolu Festivali’nde kentin kültürel zenginliğinin dünyaya tanıtıldığını, senelerce zırh seslerinin gölgesinde küsurat bölgede bu kere sanatın ve sanatçının sesinin yükseldiğini ancak kimilerinin bundan maraza duyduğunu, bu süreçte kimin hasis Kürtlerin yanında olduğunu tıpkı sefer daha gördüklerini belirterek, Reisicumhur Erdoğan’a ve emeği geçenlere teşekkür etti.

Benzeri ayrıksı canlı ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’a aynı konuşmasındaki “Muhafazakar devrimcilerle 2023’ü başarıyla bitireceğimize inanıyorum” sözlerini hatırlatarak, “Muhafazakar devrimci hangi buyurmak? Muhafazakar ihtilalci çoluk çocuk bittabi tamam?” sorusunu yöneltti.

Bunun üzerine Erdoğan, “Muhafazakar devrimcilerin özellikle kimliği millidir, yerlidir ve vatanseverliktir. ve muhafazakar devrimcilerin heyetiyle hedefi ülkesini muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkarmaktır. Onun için Nuri Pakdil’i oku. Ego gençlere tavsiye ediyorum, Nuri Pakdil’i muhakkak okuyun. Çünkü ‘En büyük muhafazakar devrimci benim’ diyor.” ifadesini kullandı.

“Herhalde müsaade verdiler”

Mardin’in Nusaybin ilçesinde PKK’lı teröristlerce 2 yıl önceki planlı saldırıda şehit olan yapım mühendisi Mazlum Gözenoğlu’nun kız kardeşi Jiyan Gözenoğlu ise terörle mücadelede gösterilen başarıdan ortalık Reisicumhur Erdoğan’a teşekkür ederek, terörü ve terörü destekleyenleri lanetledi.

Gözenoğlu’nun daha sonra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun KUL ziyaretini hatırlatarak, “Kiminle bilmiyoruz amma birileriyle görüştü. Namzetlik meselesi gündemdeyken Amerika ziyareti bizlere çok düşündürücü geldi. Siz bu ziyareti kuşkusuz yorumluyorsunuz?” sorusu üzerine Erdoğan, şunları kaydetti:

“Deminden bu ziyareti ego yorumlarsam benim amacıyla şaibe imkânsız mı? Anlaşılan geçmiş ayrımsız monitör programında aday olduğunu açıklamış, herhalde izin verdiler. İzin verdikleri için o üstelik adaylığını Sivas’ta bire bir yerel radyoda açıkladı. Şiddetli olsun. Bu isabetli benzeri husus oldu. Türkiye, tamam Mösyö Kemal kabilinden benzeri adayı görmekle inşallah lacerem tıpkı cumhurbaşkanlığı yarışını görecek, bunu bu arada yaşayacağız. Bizim bir sıkıntımız bulunmayan. Münteha. Onlar bugüne büyüklüğünde bu ülkede hangi yaptılar, hangi yatırımı yaptılar, ellerindeki bu kadar belediye başkanlarıyla ne çıkardılar, çıksınlar bunları konuşsunlar. Tığ bile bugüne kadar 20 senede hangi yaptık A’dan Z’ye hepsini milletimize anlatacak, yolumuza devam edeceğiz. Durmak bulunmayan, yola bitmeme.”

Sezai Karakoç’un “Cımbar Ülkeden Başkentler Başkentine” şiirini okudu

Aynı başka tendürüst kız ise şu dakika Diyarbakır’ın Talih ilçesi gerçek olduklarını ve yıllar evvel buraların yıldırı örgütünce yakılıp yıkıldığını anlatarak, “Maalesef kim tek kutsalımıza ocumak gösterilmeden camilerimize kadar girilip içleri yakıldı ve oralar karargah haline getirildi. Bize bu acıyı, bu zorluğu, bu darlığı ve sıkıntıyı yaşatanları unutmadık, unutmayacağız. Tıpkısı Kürt kızı namına sizinle hava duyuyorum.” dedi.

Cumhur Reisi Erdoğan’a mufassal ömürler dileyen genç kız, o periyot incitici bir zayi yaşadıklarını, Yasin Börü ve arkadaşlarını şehit verdiklerini anımsatarak, “Şu anda sizin huzurunuzda Yasin Börü ve arkadaşları için Fatiha derk etmek istiyorum.” dedi. Zinde kızla gelişigüzel Erdoğan ile salondakiler bile Fatiha okudu.

“Biz sizin koşma okumanızı çokça seviyor ve büyük benzeri keyifle dinliyoruz.” diyen tıpkısı genç kızın ise Sezai Karakoç’un memleketinde, onun adının verildiği bir firez merkezinde olduklarını hatırlatarak, onun şiirlerinden birini okumasını istemesi üstüne Erdoğan, Karakoç’un “Filiz Ülkeden Başkentler Başkentine” şiirini okudu.

Program sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan, sahnede gençlerle yadigâr fotoğrafı çektirdi.

(Bitti)