Çanakkale’nin Gelibolu ilçesinde Fen Bilimleri Eğitim Kurumlarının kurucusu Nazmi Arıkan ile şoförü Şerif Eker’in bıçakla öldürülmesiyle ilgili tutuklanan sanığın yargılanması sürüyor.

Çanakkale 2. Ağır Sıklet Ukubet Mahkemesi’nde tanıdık davanın ikinci duruşmasına, hakkında “tasarlayarak canavarcasına hisle ve eziyet çektirerek cani” ve “benzeri suçu peçelemek veya eksantrik bire bir suçun delillerini gizlemek ya de yakalanmamak üzere kanlı” suçlarından iki kat ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası maksut tutuklu maznun U.A, Ses ve Kaynak Enformatik Sistemi (SEGBİS) yoluyla katıldı. Canip avukatları de salonda amade bulundu.

Duruşmaya SEGBİS ile katılan tanıklardan İsmail Ç, Nazmi Arıkan ile benzeri eğitim bilimi konferansında tanıştıklarını, U.A. ile ise Beykent Eğitim Kurumları ayraç ortaklığından muhit tanıştıklarını söyledi.

İsmail Ç, cezaevinde mevkuf kâin U.A’nın namına, eşine ve çocuklarına müteveccih yıldırma mesajları içeren mektup yazdığını belirterek, “Şu anda otantik kopyası elimde. Ayrıca bunu eşime yazmış. Henüz evvel birlikte bana yazdığı mektup dahi var. İlişikli olduğumuz kurumlara yazıyor. Burada herkesin ismini gene yine geçiriyor. Kendisini unutturmamaya çalışıyor. Hani derler ya nene altından destek izah etmek, kısmen bile hakeza tıpkısı öz yapıyor. Bunun başka bir anlamı namevcut. Bunlar iştiyak edilirse mahkemeye sunulabilir. Bu mektuplarda ‘eşim erkeksiz kalacak’, ‘çocuklarım babasız kalacak’ kadar bazı ifadeler bile var. Bu yıldızlı tıpkısı yıldırma değil mi?” dedi.

Sanık U.A. birlikte tanığın bu ifadesi üstüne bu söylemleri kendisinin eşi ve çocuklarını kastederek söylediğini savundu.

Cinayetin işlendiği tarihte Gelibolu Otogarı’ndan İstanbul’a gitmek amacıyla otobüs bekleyen yolculardan Ganime Y birlikte o şeb 01.10 otobüsüne bineceklerini fakat otobüsün gecikmesi nedeniyle Gelibolu’dan saat 02.05 evet birlikte 02.10 civarında ayrıldıklarını anlattı.

Otogarda bekledikleri sırada gövde çamurlu ve panik halindeki benzeri kişinin buraya geldiğini anlatım fail Ganime Y, şunları kaydetti:

“Ego hiç kimseyi tanımıyorum. Otogara bu sırada üzeri çökelge ortamında olan ürkü halinde ve coşkulu tıpkı beyefendi geldi. Yanımdaki emanet herif tarladan otobüse seyahate geliyor diye espri yaptı. Sonra bu beyefendi içeriye girdi. Sanıyorum benim bile bilet aldığım şirketten ona meydan buldular. Kavrayışsız döndüğünde üzerini değiştirmişti. Çamurlu kıyafetleri yoktu. Bire Bir bahir şortu ve parmak arası terlik giymişti. Benzeri otobüs ile İstanbul’a seyahat ettik. İstanbul’üstelik ise Alibeyköy cep otogarına geldik. Yeniden heyecanlı ve ürkü haliyle koşarak otobüsten indi. Koşarak benden önceki göçüm sırasına girdi.”

Tanık Y, bu olayın peşi sıra Samsun’a ayrımsız yakınlarının düğününe gittiğini, burada haberleri izlerken söz konusu cinayetin haberini gördüğünü ve görüntülerdeki kişinin Gelibolu’üstelik otogardaki kişi olduğunu hatırlaması üzerine durumu yakınlarına anlattığını, ardından bile savcılığa giderek tabir verdiğini sözlerine ekledi.

Nazmi Arıkan’ın avukatlarından Nevzat Kaan Karcılıoğlu ise duruşma heyetine 29 sayfalık savunma dilekçesi verdiklerini hatırlatarak, maznun U.A’nın temas tenzilat uygulanmadan, pişmanlık emaresi üstelik göstermemesi dolayısıyla arz gösterişli şekilde cezalandırılmasını rica ettiklerini belirtti.

Diğer tanık Şaban Gb ise mahdut dışında bulunması zımnında dinlenemedi.

Sanık U.A. savunmasında, cinayeti kendisinin işlemediğini ve suçlamaları kabul etmediğini kanıt ederek tahliyesini rica etti.

Olay yerindeki DNA örneklerinin yeniden incelenmesi talebinde kâin U.A, şöyle konuştu:

“Ben yapmadım. Tıpkı eş bire bir insanı bıçaklarken üstünde bittabi DNA’sı çıkmaz. Ben Nazmi Arıkan’ı öldürdüysem illet üstünde DNA’m çıkmadı. Nazmi Arıkan ‘gelip beni öldür mü’ demiş. Fenomen yerinde 5 modül pus izi var. Bozukluk bunun üzerine düşülmüyor. Nazmi Arıkan’ın üstünde benim DNA’m çıkmadı, neden bunun üstüne düşülmüyor. Peçetede başka tıpkısı kişinin izi var. Bunun neden üstüne düşülmüyor. Ego Rambo muyum ki insanları orada 14 dakikada halledeyim. Benim iki sunum çocuğum var, eşim kıygın. Ego yapmadığım tıpkı suçtan muhit buradayım. Ego köye gitmediğimi inkar etmiyorum. Tutuksuz yargılanmamı murat ediyorum.”

Murafaa heyeti, U.A’nın alıkonulma halinin devamına değişmeyen vererek, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi ve sanık avukatlarının taleplerinin karşılanması üzere duruşmayı 20 Mart’a erteledi.

Olay

Çanakkale’nin Gelibolu ilçesine merbut Karainebeyli köyünde, Nazmi Arıkan’a (69) ait çiftliğin çalışanları, geçen yıl 13 Temmuz’da aksiyon yerlerine geldiklerinde aynı süredir malumat alamadıkları Arıkan ve şoförü Kutsal Eker’in (46) cesetlerini bulmuştu.

Bıçaklanarak öldürüldükleri belirlenen Arıkan ve Eker’in cenazeleri, 15 Temmuz’bile İstanbul’da planlı törenin arkası sıra toprağa verilmişti.

Olayla ilişkin adına 14 Temmuz’dahi hususi okul ve ağırşak işletmecisi U.A. kıya zanlısı yerine gözaltına alınmış, 17 Temmuz’üstelik tutuklanmıştı.