Depremzede o anları anlattı: “Yapı gidiyor, geliyor. Ben kapıyı bulamadım”

Depremzede o anları anlattı: “Çatı gidiyor, geliyor. Ben kapıyı bulamadım”

Kahramanmaraş’ta meydana mevrut depremde evini kaybeden İbrahim Binici:

“Eşim donmuş, karşılık vermiyor”

BURDUR – Kahramanmaraş’ta meydana mevrut depremde evini kaybederek Burdur’a gelip ve benzeri eve yerleşen İbrahim Binici, yer sarsıntısı anını şu cümlelerle anlattı: “Yapı gidiyor, geliyor. Ben kapıyı bulamadım. Eşime bağırıyorum, eşim donmuş. Karşılık vermiyor. Balkonun penceresinden atlamaya çalıştım. O psikolojiyle Cenabıhak Tanrı dedim. Dört katlı bizim oturduğumuz bina. O tam komşulardan ‘Kaçın zelzele oluyor’ diyerek kapılara vuran oldu.”

Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen depremin peşi sıra ayrımsız çokça depremzede evleri yıkıldığı için değişik şehirlere gitmek zorunda kaldı. Kahramanmaraş’ın Göksun ilçesinde depreme yakalanan ve Burdur’un Kenar ilçesinde ayrımsız eve yerleşen İbrahim Binici deprem anında yaşadıklarını anlattı. Binici, “Çok pres şartlarda geldik. Şimdi saat 04.20 üzere oldu. Yapı gidiyor, geliyor. Ben kapıyı bulamadım. Eşime bağırıyorum, eşim cansız. Cevap vermiyor. Balkonun penceresinden atlamaya çalıştım. O psikolojiyle Allah Cenabıhak dedim. Dört katlı bizim oturduğumuz bina. O sırada komşulardan “Kaçın hareket oluyor” diye kapılara vuran oldu. Tığ kapıya çıktık. Kar, sıkıntı, ayakkabı ayakta bulunmayan, üstümüzde pijama var. Saat 08.00’a kadar dışarıda çığlık yaktık onun başında bekledik. Sonradan teyzemin evine gittik” dedi.

“Tığ bu binanın altında kalsak 25 güç bedaheten kalacağız”

Teyzesinin evinin iki kıvrım ahşap tıpkı bina olduğunu ve içerde 25 kişiden fazla olduklarını belirten Binici, ” Habbe içindeyken şöyle düşündük; ‘Tığ bu binanın altında kalsak 25 can aniden kalacağız.’ Ego namaza gittiğim zaman ikinci sarsıntı oldu. Onların hepsi füru falanca yalım kıç başlangıç küşade kanı üstüne çıkmışlar ama ego çok korktum. Çarşıdaydım. “Yazık!” dedim. Çünkü teyzemlerin kâffesi birlikte oradalar. Vardım kim bellek üstündeler. Başı celi yalaz kıç dinleniyorlar. Allah’a şükürler ettim” sözlerine vadi verdi.

“Çokça fazla kaybımız oldu”

Depremde bir nice yakınını kaybettiğini belirten Binici; “Beraber teyzemin evi canip yatmış, aniden çökmemiş. Patlamış seçme tarafı ama bizden duygusal kaybı olmadı. Ancak eşimin kız kardeşi, eşimin kız kardeşinin çocukları, arkadaşlarım… Maraş’ta haddinden fazla kaybımız oldu, Göksun’dahi üstelik oldu. Komşunun çocuğu benim yaşımda. Ben elan buraya gelmemiştim, Göksun’daydım. Yani o hatırat nasıl anlatayım? tripleks çatı yenilgi altında kalmışlar. Kayırıcı torununu korumak üzere konusunda esirgeme reşit. Eşini ben enkaza varmadan çıkarmışlar, o dahi hastanede ahiret yolculuğu etmiş. Gelini ölmüş, 25 yaşında gepegenç. Onlara ego arkalama ettim, enkazdan çıkardım ikinci yer sarsıntısı olduktan sonra. Beraber dayımı birlikte çıkardık kriz altından. Dayımın kızının görümcesi öldü dayım dertli, dayımın kızı çorlu. 2 eğik yapı benim boyum kadar kalmış “açıklamasına düzlük verdi.

“Artık bu yörüklerin benim başımın üstünde yeri var”

Kendilerine koruyucu olan Burdur halkı üzere “Bu yörüklerin benim ömrüm boyunca başımın üstünde yeri var” diye onlara duyduğu minneti dile getiren İbrahim Binici; “Deminden kendimizi toparladık. Burdur Nahiye’a geldik. Sağlıklı olsunlar bize haddinden fazla koruyucu oldular. Saat 07.00’da yola çıktık biz. Kar, fırtına içindeydi Kayseri yolu, çok kötüydü. Göksun’dan Kayseri’ye özlük arabamızla saat 1’üstelik gelebildik. Esasta Kayseri Göksun yolu iki saat. İşte hesabını siz yapın. Kayseri’den otobüse binip Antalya’ya geldik. Antalya’da iyi olsun bizim aynı Iyi Köyü muhtarı var, adı İbrahim. O bizi Antalya birlikte karşıladı. Burdur’un Köşe İlçesine sınırlı Kızılkaya beldesine getirdi. Karı buldu bize ihtiyaçlarımızı karşıladı. Kızılkaya Belediye Reisi havari oldu. Nahiye’taki toplama merkezindeki rüfeka havari oldu” dedi.

“Devletimizden inşaatlarda hile özne müteahhitlerin belirleme edilip cezalandırılmasını istiyorum.”

Depremde bire bir haddinden fazla binanın yıkılmasına tanık olan Binici, “Ama anca binalar var ki dimdik duruyor. Demek kim alavere dalavere yapmamış eş. Erzin’da tek çatı yıkılmamış. Özlük akrabalarına üstelik iltimas göstermemiş belediye başkanı. Şurası anlatmak istiyorum. Müteahhitler suçluysa kardeşim dönem yüzü görmesin, devletimiz genişlik alçak cezayı versin.2 yıllık bina yıkılmış. Tanrı bu hayırseverlere, devletimize, milletimize müzaheret etsin” ifadelerini kullandı.

Share: