4 yaşındaki Ali, lösemiyi ailesinin desteğiyle yendi

Edirne’dahi 2 yaşındayken kan kanseri olduğu öğrenilen Ufuktan Yüksek Çolak, tedavisinin ardından hayat tutundu.

Kentteki özel tıpkısı hastanedeki rutin kontrollerinde çocuklarının kan kanseri hastası olduğunu öğrenen Çolak ailesi, doktorların tavsiyesiyle 2 yaşındaki Uca’nin tedavisini Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde başlattı.

Minik bedeniyle kimyasal tedavi gören ve çıkar yol tedavisi meri Yüce, tahminî 2 yıl süren tedavi süresince ailesinin ve doktorların desteğiyle hastalığı yendi.

Hastane günlerinin arkası sıra evine dönen Ulu’nin arz balaban hayali ise okula gidebilmek.

Anne Songül Çolak, AA muhabirine, oğluna lösemi teşhisi konulduğunda çok üzüldüklerini ve korktuklarını söyledi.

Oğlunun otama sürecinin dolgunca geçtiğini belirten Çolak, “Ayrıntılı benzeri müddet hastanede kalarak kemoterapi almaya başladı oğlum. Durumu düzelmeye başlayınca evden hastaneye gelip anbean tedaviye devam ettik. Kemoterapilerden sonraları doktorları Yüksek’ye ilaç vermeye başladı. Lösemiyi doktorların birlikte desteğiyle hep birlikte yendik.” diye niteleyerek konuştu.

Lösemiye karşı ailelerin bilinçlenmesi gerektiğini dile getiren Çolak, şöyle bitmeme etti:

“Biz bu hastalıkla önce tanıştığımızda oğlumuza tıpkısı şey evet diye niteleyerek haddinden fazla korkmuştuk. Arkadaşlarımıza, tanıdıklarımıza sorarak lösemi hakkında bilgi edinmeye başlamıştık. Löseminin iyilik oranı yüksek. Bu hastalıkla savaşım edenler korkmasınlar. Bildirme büyük destek moral. Aileler çocuklarının arkasında dursunlar. Biz bu hastalığı atlattık, uğraş edenler üstelik atlatacak inşallah.”

“Umudumuzu hiçbir devir kaybetmedik”

Cet Mezhep Çolak da löseminin sinsi bir hastalık olduğunu ve ailelerin çocuklarını sınırlı aralıklarla doktor kontrolünden geçirmesi gerektiğini anlattı.

Oğlunun koronavirüs salgını döneminde lösemiyle mücadele ettiğini nâkil Çolak, bu süreçte doktorların ve LÖSEV’in kendilerine bindi olduğunu söyledi.

Lösemiye karşı arz enerjik ilacın maneviyat olduğuna işaret eden Çolak, “Ailelerimizin iri desteğiyle hem ayakta kaldık hem üstelik bu hastalıkla uğraş ettik. O dönemde evimi ve arabamı satıp çocuğumun sağlığına harcadım. Servet, dünyalık sağlık fakat afiyet herhangi bir ahit gelmez. Oğlumuzun sağlığı üzere eşimle beraberinde verdik, bunu yeneceğini biliyorduk. Umudumuzu hiçbir antlaşma kaybetmedik.” ifadelerini kullandı.

Share: