Kılıçdaroğlu: Siyaseti bu millet amacıyla yapacağız (2)

EKIP TOPLANTISINDA KONUŞTU

CHP Genel Başkanı Eksiksizlik Kılıçdaroğlu, Niğde Kültür Merkezi’nde partisinin kadro toplantısında konuştu. Niğde’nin ekincilik açısından haddinden fazla koca benzeri site olduğuna özen çekici Kılıçdaroğlu, devleti yönetenlerin sözlerini tutmadığını savundu. Kılıçdaroğlu, havaalanı, lojistik yükleme merkezi, faziletli hızlı katar, enerji önsezi alanı, uygulayım bilimi üssü vaatlerinin 20 yıldır gerçekleşmediğini kaydetti. Kılıçdaroğlu, 10 bin nefis yerine 7 bin şahsiyet stadyum yapıldığını söyleyerek, “Yahu siz ilk Niğde’ye yanlışsız, yakışan tıpkısı konferans salonu yapın, bin 500 kişilik mağaza yapın. Bunların tamamını biliyoruz. Bunların tamamını Allah şans ederse kudret olduğumuzda göreceksiniz, Niğde’ye birlikte neler yapılıyor. Kayseri’ye da Nevşehir’e üstelik neler yapılıyor. Anadolu’nun içini boşalttılar, değme şeyi büyük metropollere taşıdılar. Buradaki zavallı derviş, üniversiteyi tüketici gepegencecik pırlanta gibi evlatlarımız büyükşehirlerin varoşlarında hareket arıyor. Burada üretimlik yapılamaz mı, yapılabilir. Acul şimendifer gelemez mi, gelebilir. Bura Mersin’e haddinden fazla mail. Eğer hararetli ayrımsız demir hat ağı olursa buradaki fabrikadan oraya ürünleri taşıyabilirsiniz. Dünyanın değme tarafına ihracat yapabilirsiniz. Bunların tamamını amma tamamını ve haddinden fazla daha adamakıllı şeyleri inşallah yapacağız, göreceksiniz” dedi.

‘TÜRKİYE TARIM ÜSSÜ OLMALI ‘Türkiye’nin tarım üssü olması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:  “Şu anda tarımın ciddi seksiyon olduğunu elan kavramış değiller. Bütün acun, tarımın stratejik seksiyon olduğunu biliyor. Çünkü her birimiz yemek kemirmek zorundayız. Beslenmek zorundayız. Yaşımız ne olursa olsun. Çiftçi üretmezse hepimiz haris kalırız. Deminden hangi yaptılar? Değme şeyi haricen getiriyoruz. Tarımı ciddi sektörden olmaktan çıkardıkları amacıyla Türkiye tarımda dışa tabi ülkelerden birisi haline geldi. Yasmık, et, hayvan, nohut, yem, saman haricen. Aklınıza hangi gelirse, gelişigüzel öz haricen gelmeye başladı. Türkiye’nin buradan çıkması lazım. Bunlar, çıkarmazlar ne? Bunu sebep bu büyüklüğünde peyda ve açık söylüyorum; çünkü bunlar cebin terinden yana değiller. Bunlar üretenden yana değiller. Bunlar 5’li çeteden yanalar, kaynakların tamamını 5’li çetelere veriyorlar. Olur, bir istifham. Mösyö Kemal ne yapacak? 5’li çetelerden tamamını alacağım. Bu ülkeye, bu millete tamamını vereceğim. Göreceksiniz. Kul hakkı yiyenlerle katiyen helalleşmeyeceğiz. Öyle ayrımsız öz yok. Yetişkin Yaradan’ın huzuruna da köle hakkı ile kimesne çıkamaz, çıkmamalı. O nedenle sevgide, barışta, dostlukta, kalbimizi kırdıysak bu çerçevede oturacağız, kucaklaşacağız, helalleşeceğiz. Birbirimize, ‘Merhaba’ diyeceğiz. Ayrımlı düşüncelerde de olsak sevgiyi, saygıyı boşlama etmeyeceğiz. Amma bunların dediği evet üstelik yaptığı kadar paraları alıp, benzeri avuç rantiyeye teslim etmeyeceğiz, vermeyeceğiz. Bunu herkesin bilmesini isterim.” ‘6 MATBUA FABRİKASI KUMA AKIM EDİYORLARLAR’Kılıçdaroğlu, Ekincilik Yüreklilik Kooperatifleri’nde fiyatların düşürülmesine ilgilendiren şunları kaydetti: “Kardeşim düşüreceksen Tarım Kredi Kooperatifi’nin bir fabrikası var; basilmiş fabrikası. Fiyatları düşür, rençper sakametli tezek alsın. Ona gelince namevcut. Niye? Fiyatlı gübreyi çiftçiye verecekler. Bu gübre zımnında Rekabet Kurumu benzeri karar aldı. Gazeteci rüfeka, hele dinlesin. Matbua fabrikaları arasındaki fiyatları efdal tutma iş birliği konusunda değişmeyen aldı ve çokça ağır sıklet cezalar yazdı. 7 trilyon 315 bilyon 759 milyon 390 bin 184 liralık. Bakın, kuruşu kuruşuna söylüyorum. Bunların süresince Gübretaş dahi var. Ekincilik Yüreklilik Kooperatifi’nin kuruluşu olan Gübretaş birlikte var. Demin bu 6 gübre fabrikası benzeri araya gelip, kuma akinti ediyorlar. Çiftçiye pahalı basma satıyorlar. O dönme Gübretaş’ın yöneticileri kimdi? O yöneticiler deminden neredeler? Gazeteci arkadaşlarım araştırsınlar. Öyle lafa gelince ‘Basilmiş fiyatlarını düşüreceğiz’. Bunların kâffesi hikaye. Bakın çok açık, çokça kemiksiz söylüyorum. Tekmil aksine, çiftçi üretmesin diye çabalama harcıyorlar kim 5’li çete henüz bol yararlansın. 5’li çete haricen mal bile getirecek, ithalat de yapacak. Onlar samanı getirecek, yemi getirecek, değme şeyi onlar getirecekler. Yeniden onlar kazanacaklar, kaybeden tekrar çiftçimiz olacak. “Artvin Yusufeli’nde afet sonrası yaşanan baştan düz yazı süreciyle ilişik bile değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, “Yusufeli’nde facia zımnında kent yukarı taşınacak. Doğru. Benzeri şehri nasıl yukarı taşırsınız? Binalarını yaparsınız, okullarını yaparsınız, yollarını yaparsınız. Dersiniz ki vatandaşa ‘Yolu yaptım, okulu yaptım, hastaneyi yaptım. Toplumsal devletiz, bakın rastgele şeyi yaptık. Buyurun, buraya taşının’. Bunlar, bitmeden ‘Taşınacaksınız’ diyerek sınırlı tutuyorlar. Şu anda Yusufeli’nde hep gelişim yerleri ilişkin. Umum protesto ediyor ve şu çağrıyı yapalım. Diyelim ki ki türe, ahbaplık, hak talebinde bulunuyorsa en başta Niğdeliler onların yanındadır. Hak, ahbaplık ve türe” dedi. ‘BANKALAR YÜZDE 400 KAR ETTİ’Ekonomiye ilişik eleştirilerini sıralayan Kılıçdaroğlu, şöyle bitmeme etti: “Cumhuriyet tarihinde bire bir önce gerçekleşiyor, bunun de çoğu kişi farkında değil. Cumhuriyet Altını tarihinde gerçekleştirilen ilk molekül şudur; serbest kitlelerden, milyonlardan dirimlik, tıpkısı avuç yukarıdaki kişiye transfer ediliyor. Her birimiz, yeni doğma çocuk dahil herhangi bir birimiz yükselen fiyatlarla, artan fiyatlarla yaşadığımız enflasyonla, benzeri avuç üst gelir grubuna milyonları, milyarları aktarıyoruz. Elbette mı oluyor? Tek yeknesak vereceğim; kur korumalı tevdiat. Bu tevdiat sahipleri parayı getirip yatırıyorlar, dolar garantisi var. İki, ürem garantisi var, ‘Sana ürem vereceğim’ diyor. Üç, ‘Senden tek algı almayacağım’ diyor. Dört, ‘Sana aynı birlikte ayrıca haşat cesaret vereceğim’ diyor. ‘Sen git, baştan dolar desise. Baştan getir, buraya yatır’ diyor. Olur, buradan milletin sırtına 6 ayda yüklenen mal hangi büyüklüğünde? 60 milyar 500 milyon lira. 5 ayda. 5 ayda taş atıp, kolu yorulmadan, ayrımsız yegâne karşı teri damlası damlatmadan, 60 milyar 500 milyon servet veriyorsunuz. Bakmayın öyle ‘Faizi düşürdük’ falan festekiz. Kimin faizi düştü Allah aşkına? Niğdeli esnafa sevgili. Gitsin, ayrımsız bankaya yüreklilik alsın. Bakayım repo düştü mü, düşmedi mi? Çiftçiye sevgili bakayım faiz düştü mü düşmedi mi? Birilerine ‘Faiz düştü’ diyorlar. Bankaların faizi düştü. Bankalar, Suret Bankası’ndan dünyalık alırken repo düşüyor. Düşük faizli krediyi alıyorlar, konusunda mülhak faizler koyup, millete satıyorlar. Bankaların ocak yüzdelik 400. Niğdeli esnafa, çiftçiye, sanayiciye, taksi şoförüne, tamam kardeşlerime didiklemek isterim. Allah aşkına siz yüzde 400 kar elde ettiniz mi? Hep bunların tamamını masaya yatıracağız ve değerlendireceğiz.”AİLE DESTEKLERİ SİGORTASINiğde’üstelik imdi milletvekiline ihtiyaçları olduğunun altını çizen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Daha fazla saylav olması söylemek; parlamentoda kıvrak olmamız demektir. Mecmu kadınlara benzeri sözüm var. Bu coğrafyada, Türkiye sathında tek bala yatağa aç girmeyecek. Familya Destekleri Sigortası’nı getireceğiz. Bakımsız avrat, iştirakçi, işyar ve zor kadar bankadan aylığını çekecek, çocuğunun rızkını sağlayacak. Niçin yapıyoruz? ‘Sağ elin verdiğini sol halk görmesin’ diye niteleyerek yapıyoruz. Bunlar, bittabi yardım yapıyorlar? Sıraya diziyorlar, televizyonları çağırıyorlar. doğal gaz olan yerlerde kömür dağıtmayacağız. gaz varsa; ev bunu ödeyemiyorsa, doğal gaz parasını ödersiniz. Bitti, o büyüklüğünde cılız. Çiftçinin, tarımın, üretimin hangi kadar kızıl olduğunu biliyorum. Tarım Kanunu’nun 21’inci maddesinde, ‘Öngörülen milli gelirin sunu az yüzde 1’i oranında hisse verilir’ diyor. Ekincilik odalarını çağıracağız. Bakın, bakalım yüzde 1’i koyduk, mecmu çiftçilere söyleyin. Bay Eksiksizlik sizin istediğiniz, kanunun öngördüğü yüzdelik 1’i koydu. ve yüzdelik 1 oranında çiftçiye asgari bindi verilecek. Bunu yapacağız. Çiftçiye KDV’siz, ÖTV’siz motorin vereceğiz. Köylerde zihayat kalmadı. Karı Destekleri Sigortası kapsamında köylerde, kırsalda gençlerin ve kadınların sosyal düzenlilik primlerini cesamet ödeyecek. Nedeniyle gençler ve kadınlar tarlada çalışacak, sosyal asayiş primlerini mehabet ödeyecek ve zamanı gelince tekaütlük haklarına kavuşacak. Üzüm fiyatlarında dolar karşılığında arz sıkıntılı fiyatı verdiler. Tıpkı birlikte tabi soruyorlar; üzüm fiyatı kaç liralık olsun? Cevap veren kişi dahi üzüm tüccarı, üreticisi değil. Üretimle hiçbir ilgisi namevcut adamın. Tabi fiyat ne büyüklüğünde düşük olursa işine o büyüklüğünde sağlık. Malı götürme deyince, kimesne bunların eline akarsu dökemez. Seçkin şeyi külüstür ediyorlar. Zımnında 6 şef aynı araya geldik, demokrasiyi yeniden mensur edeceğiz.”‘KAYBETTİĞİMİZ ALANLARI GERİ ALACAĞIZ’Aut politikayla ilgili konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:  “Şurası unutmayın. Suriye’üstelik 33 askerimiz şehit edildi. Vuran Rusya’ydı. Devleti müdür Erdoğan, 33 şehidimizin olduğu hafta nefesi nerede aldı? Moskova’de. Bizden defo dilenmesi gerekirken; onun ayağına gittik. Ne? Milleti gaza getirdiler, asarız, keseriz, gidiyoruz; Emevi Camii’nde 24 saat süresince salat kılacağız. Bire Bir baktık kim 3 milyon 600 bin Suriyeli bize mevrut. Gidecektik, onlar bize mevrut. Aut yöntem şahsileştirilemez. Dış politikada kuvvet, muhalefet imkânsız. Dış politikanın milli olması lazım çünkü Türkiye’yi ilgilendiriyor. Şimdi geldiğimiz noktada dış yöntem milli değil zatî ağıl getirildi. Bakın Osmanlı’yı cebin, vak’anüvis vardır. Padişahın ne yaptığı hangi konuştuğu o çağ edip. Osmanlı’nın arşivine konulur. Böylelikle devlette daimlik vardır, süreklilik vardır. Kullanılmamış mevrut nüfuz, henüz esbak iktidarlar neleri görüştüler, onlara bakarlar ve ona göre siyasa geliştirirler. Şimdi, dış politikada gidiyorsunuz konuşuyorsunuz. Biden ile konuşuyorsunuz, Putin ile konuşuyorsunuz. Dışişleri Bakanlığı’nda kimse yok. Illet bulunmayan? Bu Dışişleri Bakanlığı’nı niye kurduk? Efendim, ‘Ben varım evet orada’ diyor. Sen varsın amma hepimiz faniyiz. Senin hangi konuştuğunu nereden bileceğiz? Hangi vaatlerde bulunduğunu nereden bileceğiz? Şahsileştirilen ayrımsız dış siyasa takkadak bugün değil yarın üstelik bize büyük zararlar verir. Tıpkı aut siyasa şahsileştirilir ve ‘Ben her şeyi yaparım’ derse bu gayrimümkün. İki, dış politikanın kendine özgü aynı dili vardır. Buna, diplomasi, diplomatik vasıta denir. Dış politikada ayrıksı bir ülkeye taşlama edilmez. Apayrı bir ülkeye taşlama ettiğiniz devir, işi toparlayamazsınız. Sefirikebir başlamak; sıradan ayrımsız görüngü değildir. Sefirikebir olabilmek üzere en alttan başlayıp, arz yukarıya kadar 15-20 sene dış politikada ve değişik ülkelerde repertuvar fethetmek demektir. Demincek bire bir istifham, algı alandan sefirikebir olur mu? Algı alandan sefirikebir atama ederseniz atama ettiğiniz ülkede o adamın rüşvetçi olduğu agâh ve siz o adamın devletin sırlarını parayla satmayacağını nereden biliyorsunuz? Mısır ile kavga ettik. El-Ezher Üniversitesi’hangi, şeyhine taşlama ettik, yıpranmamış mevrut yönetime hakaret ettik, sunma okkalı lafları ettik. Mısır, Ölçülü Gün Doğusu’nun kilit taşıdır. Akdarı ile ilişkilerimizin bozulması bizim aleyhimizedir. Şarki Akdeniz Doğal Gaz Forumu kuruldu, 7 devlet var. Şimal Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti namevcut amma Cenup Kıbrıs Rum Yönetimi var, Yunanistan var, Filistin var, İsrail var, Akdarı var, Suriye var ama biz yokuz. Sebep yokuz? Akdeniz’e yer iri kıyısı olanlardan biri biziz. Hangi büyüklüğünde iri şeyler kaybettiğimizi biliyor musunuz? Allah’ın izniyle hepsini telafi edeceğiz. Mecmu kaybettiğimiz alanları ansız alacağız.” ‘TALİMATLARDAN DIŞARI ÇIKMIYOR’Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a müteveccih de söylemlerde bulunan Kılıçdaroğlu, “Kalktı, konuştu. ‘Bu fert, bu tende olduğu sürece kimesne benden papazı alamaz’ dedi. Papazı verdi mi? Bu nedir? Tükürdüğünü yalamak demektir. ‘Asla Esed ile konuşmayacağım. alay malay gelmeyeceğim’ dedi. 2019’dan bu yana namına betik yazdım. ‘Ya Suriye ile savaş ika. Bir Uluslararası Suriye Konferansı Türkiye’bile düzenle’ dedim. Putin buyruk verdi deminden Esad ile görüşecek. Söylüyorum, görüşmüyor. Putin söyleyince görüşüyor. Buyurun. Mersin’dahi Akkuyu Nükleer Santrali yapıldı değil mi? Ruslara sağlanan alacak imkanı 7 bilyon dolar. Santrali burada yapıyor, bize cıvıltı satacak, nükleer teknoloji almayacağız. Topu Topu Zalim şirketine ilişik, hiçbir kuruş da alacak vermeyecek. 7 milyar dolar. Talimatlardan dışarı çıkmıyor. Tıpkı mir da sakat başkandan geldi, Amerika’dan. ‘Beni hırs, kızdırırsan senin para varlığını araştırırım’ dedi. Eğer Allah kader ederse iktidar olduğumuzda birisi, bana bu soruyu sorduğunda vereceğim yanıt şu olacaktır; araştırmazsanız, namertsiniz” dedi. Kılıçdaroğlu, askeri hastanelerle ilgili dahi “Geldiler, bilcümle askeri hastaneleri kapattılar. Dünyada hastanesi olmayan biricik kalaba; Türk ordusu. Terör nedeniyle yaralanıp, getirilen amma şehit olan askerlerimiz var. Eğer askeri hastanelerimiz olsaydı; ihtimal şehit sayımız bu büyüklüğünde çok olmazdı. Onun bile sözünü verdim. 1 hafta içinde çarkıt askeri hastaneler özellikle GATA oluşmak amacıyla yeniden Türk Silahlı Kuvvetleri’hangi vereceğiz. Devleti yeniden düz yazı edeceğiz. Ahlak, erdem, bilgelik, birikim, konusunda muadele üstüne yeniden düz yazı edeceğiz. Kavgayı sonlandıracağız” diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, konuşmasının peşi sıra muhtarlar, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve doyum önderleriyle basına vabeste toplantıya katıldı.



Share: