Kılıçdaroğlu, Ergenekon davasında yargılanırken hayatını kaybeden iş adamı Kuddusi Okkır’ın eşini müzakere etti

CHP Genel Başkanı Eksiksizlik Kılıçdaroğlu, FETÖ firarisi Zekeriya Öz’ün başlattığı Ergenekon al davasında tutuklandıktan aynı yıl sonradan yaşamını yitiren Kuddusi Okkır’ın eşi Sabriye Okkır’ı İzmir’deki evinde ülfet etti. Kılıçdaroğlu, “Kuddusi Okkır’ın ölümü gerçekte ayrımsız cinayettir. Bunu hepimiz biliyoruz. Şişman bire bir acıdır. Izdırap sadece aileye katışıksız aynı çığlık değil, bu ülkede hak, hukuk ve doğruluk isteyenler tıpkı acıyı tıpkısı şekliyle çekmişlerdir. Devletin aslında defo dilemesi lazım” dedi. Helalleşme vurgusu eden Kılıçdaroğlu, “Aşağı namına alay de verdim. Kesinlikle devletin Sabriye Eş ile oturup helalleşmesi geçişsiz” diyerek konuştu.

CHP Lideri Kılıdaroğlu, eşi Servi Kılıçdaroğlu ve torunu ile alay malay Sabriye Okkır’ı İzmir’bile görüşme etti. Kuddusi Okkır, Ergenekon oyun davasında “Ergenekon’un kasası” olduğu iddiasıyla yargılanırken 6 Temmuz 2008 tarihinde yaşamını yitirdi. Ziyarette Kılıçdaroğlu’na, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel bile haremlik etti.

Ziyaretin peşi sıra Kılıçdaroğlu, Sabriye Okkır ile birlikte ziyarete ilişkin açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu, devletin Okkır Ailesi’nden defo dilemesi gerektiğini söyledi.

Devletin adil olması gerektiğini ifade fail Kılıçdaroğlu, “Gelişigüzel acının esasen benzeri ibret olması geçişsiz. Bu dersi alması gerekenlerin başında da bu ülkenin yöneticileri gelir” dedi.

Sabriye Okkır’a kendilerini ağırladığı amacıyla teşekkürname fail Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

“KUDDUSİ OKKIR’IN ÖLÜMÜ ASLINDA BİR CİNAYETTİR: Sabriye Hatun’ı müzakere ettim, eşim ve torunumla alay malay. Kuddusi Okkır’ın ölümü esasta bire bir cinayettir. Bunu hepimiz biliyoruz. Büyük benzeri acıdır. Keskin çabucak aileye özgü aynı üzücü değil, bu ülkede hak, ülfet ve hak isteyenler ayrımsız acıyı bir şekliyle çekmişlerdir. Devletin esasta bozukluk dilemesi lazım. Oturması, konuşması lazım. Bu büyüklüğünde şişman acıları çektirmemesi lazım.

‘GELSİN, AMMA SİTEMLERİM OLACAK’ DEMİŞTİ. PEKI ‘YİNE GELECEĞİM’ DEDİM: Siz benzeri topluma, tıpkısı kitleye, tıpkısı aileye acılar çektirirseniz devleti hak ile yönetmiyorsunuz demektir. Kendisinden termin istediğimde ‘Gelsin, amma sitemlerim olacak’ demişti. Evet ‘yine geleceğim’ dedim. ‘Sitemlerini dinleyeceğim’ dedim. Çünkü onun acısı, esasta hepimizin acısıdır. Onun yaşadığı acıları bu toplumda hiçbir kişinin, ailenin yaşamasını istemem. O nedenle devletin adaletli olmasını isterim.

DEVLETİN SABRİYE HANIM İLE OTURUP HELALLEŞMESİ LAZIM: Siktirici namına hezel da verdim. Kesinlikle devletin Sabriye Karı ile oturup helalleşmesi lazım. Bire Bir şekliyle yaşanan dramların apayrı ailelere yaşatılmaması geçişsiz. Seçkin acının haddizatında tıpkısı ders olması lazım. Bu dersi alması gerekenlerin başında de bu ülkenin yöneticileri dirimlik. Bunu namına bile aktardım. Oturduk, konuştuk, bizi akseptans etti. Kahvehane ısmarladı. Namına içten teşekkür ederim.”

KUDDUSİ OKKIR KİMDİR?

Okkır, 1948 yılında Yalova’dahi doğdu. İş insanı olan Okkır, o bölüm Cumhuriyet savcısı olan ve zaman FETÖ soruşturması kapsamında kırmızı bültenle aranan, firari Zekeriya Öz’ün talimatıyla Ergenekon kumpası kapsamında gözaltına alındı.

Okkır, 20 Haziran 2007 tarihinde tutuklanarak Bayrampaşa Cezaevi’ne gönderildi. 10 ahit Bayrampaşa Cezaevi’nde küsurat Okkır, daha sonra Tekirdağ F Tipi Cezaevi’ne nakledildi. “Ergenekon’un finansörü” olduğu iddiasıyla yargılanan Okkır, cezaevinde kaldığı dönemde sağlığı bozuldu.

Nisan 2008’birlikte “Önemli bunalım” teşhisi konulan Okkır, Bakırköy Can Kuşu ve Asap Hastalıkları Hastanesi’ne sevk edildi. Okkır’a burada zatürre ve böbrek yetmezliği teşhisi konuldu. 10 Mayıs 2008 tarihinde Trakya Üniversitesi Tababet Fakültesi hastanesine yatırılan Okkır’a, “Akciğer kanseri, akıl ve mızrap metastası” teşhisi konuldu.

Daha evvel da mahkemeye başvurduğunu; ancak “delilleri karartabileceği” gerekçesiyle eşinin başıboş bırakılmadığını söyleyen, Okkır’ın eşi Sabriye Okkır, Kuddusi Okkır’ın keyif durumuna dayalı raporu İstanbul Cumhuriyet Altını Başsavcılığı’na sundu. Kuddusi Okkır, savcılığın talebiyle nöbetçi murafaa aracılığıyla 1 Temmuz 2008 tarihinde erkin bırakıldı.

Okkır, azade bırakılmasından 5 gün sonra 6 Orak Ayı 2008 tarihinde tedavi gördüğü Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde 60 yaşında yaşamını yitirdi.

Adalet Bakanlığı makamında 2007-2009 yılları ortada Mehmet Mehabetli Atmaca oturuyordu.



Share: