Antalya Makine Müzesi, ziyaretçilerini zamanda yolculuğa çıkarıyor

Antalya’dahi bozuk dokuma fabrikasının pamuk ambarında oluşturulan araba müzesinde sergilenen 70 klasik açar, ziyaretçilerini zamanda yolculuğa çıkarıyor.

Kentte 2003’te faaliyeti durdurulan Antalya İplik ve Pamuklu Dokuma Fabrikası, elan sonradan Cebel Belediyesine devredildi. Belediye tarafından etkinlik alanına dönüştürülen eski fabrikanın cehre ambarı ise makine müzesi haline getirildi.

Bu sene açılışı gerçekleştirilen ve mutat araçların ayrı ayrı konseptlerde sergilendiği Antalya Makine Müzesi’ni gezenler, araçlar hakkında ustalık bilgiye erbap olurken, dönemin mahalle, sinema ya de saz kültürüne dayalı de düşün ediniyor.

Ziyaretçileri, restore edilerek sergiye alınan 1966 misal Chevrolet Impala’nın karşıladığı müzede, bir zaman Antalyaspor takımının kullandığı otobüs, uray personel servisleri, karşı ve bakım araçları bile görülebiliyor. Müzede bazen vesait ise nostaljik telefon kabini, tarihi Kaleiçi sokağı ya dahi çarkıt uran atölyesi konseptiyle sergileniyor. Tıpkı devir ticari göçüm olarak sıklıkla kent sokaklarında görünen aynı kurgu, göçüm durağı fonunun uğrunda beğeniye sunuluyor.

Kullanıldıkları filmlerle hafızalara kazınan Güdücü Nebahat’in 1962 kabil Desoto otomobili, Çiçek Abbas’ın minibüsü ve Aldatma Yazmalım filmindeki al kamyon ise bu filmlere çevirme yapılarak planlı alanlarda düzlük alıyor.

Müzedeki araçların sunu yenisi 25, genişlik eskisi 75 yaşında

Kepez Belediye Reisi Kağan Tütüncü, AA muhabirine, Antalya Araba Müzesi’nin Türkiye’birlikte aynı eşinin bulunmadığını söyledi.

Araba müzesi fikrinin, 2015’te belediyeye ilgili aynı parkta sergilemeye başladıkları 1975 misal Maksat 124 araca gösterilen ciddi ilişki sonrası ortaya çıktığını anlatan Tütüncü, müzede yer yenisi 25, arz eskisi 75 yaşında 70 vasıtanın bulunduğunu kaydetti.

Klasik makine müzesindeki kabil araçların tarihine odaklanmayarak projeyi hayata geçirdiklerini vurgulayan Tütüncü, şunları rapor etti:

“Dünyadaki makine müzeleri, otomobilin icat edildiği günden bu yana tasarımsal gelişmeleri ele alır. Otomobiller dahi alelumum MEMLUK ve Avrupa menşeili olduğu üzere ABD ve Avrupa tarihi kabilinden evet. Burada ise hayatımızda cesim meydan tutan eşyalardan olan arabalar üzerinden, onlardaki hatıralarımızı, mahallelerden izleri, Türk sinemasından kesitleri görüyorsunuz. Bu araçların seçkin biri zamanının yaşanmışlıklarını anlatıyor. Şehrin hatıralarına, Yeşilçam’dan hatırladığımız günlere odaklanıyor. Buradaki arabalar bu el bizi hatıralarla yolculuğa çıkarıyor.”

Müzeleri ayrımsız zamanda aynı terbiye kurumu namına gördüğünü dile getiren Tütüncü, Türkiye’nin araba tarihine ilişik girişimlerini Devrim otomobiliyle, savunma sanayindeki yüzyıllık girişimleri ve bu girişimlerin akamete uğratılmasını ise 2 uçak replikası üzerinden araba müzesinde aktardıklarını sözlerine ekledi.

Share: